Köpek ısırması, her ne kadar herkesin başına gelmese de oldukça yaygın bir durumdur. Daha çok bacak ve kolda meydana gelen ısırık yaraları, ısırığın şiddetine ve ısıran köpeğin büyüklüğüne göre değişiklik göstermektedir. Bu tür olaylarda akla gelen ilk tehlike kuduzdur. Kuduz hakkında doğru bilindiği sanılan birçok yanlış bilgi mevcuttur. Kuduz virüsü kapan bir köpek, 10 gün içinde ölür. Yani kuduz virüsünün insana bulaşabilmesi için köpeğin virüsü 10 gün önce kapmış olması gerekmektedir. Bu nedenle, her köpek ısırığının kuduz olasılığı düşük bir ihtimaldir.

Her köpek ısırması tehlikeli değildir. Özellikle köpeğin bir sahibi varsa ve düzenli olarak aşıları yapılıyorsa endişe etmeye gerek yoktur. Ancak, hayvan durup dururken saldırmışsa ve ağzından salyalar akıyorsa, ayrıca sahibinin kim olduğu belli değilse ve ısırıp kaçmışsa önlem alınmalıdır. Kuduz hastalığının tedavisi yoktur; bu nedenle alınacak en önemli önlem, ısırılma sonrası yapılacak aşı ve serum tedavisidir.

Köpek ısırması olayında aşılama gerekmeyen durumlar da vardır:

Kuduz virüsü kapmış bir köpekte bazı belirtiler gözlemlenebilir. Eğer köpek küçük bir çocuğu ısırdıysa, hemen aşı tedavisine başlanması çocuğun travma yaşamasına neden olabilir. Bunun yerine, ısıran köpeği gözetim altına alarak davranışlarını takip edebilirsiniz. Kuduz olan köpeğin yeme isteği azalırken, su içme isteği artar. Yara olan yerini sürekli kaşır. Gözlerinde irileşme ve kızarıklık oluşur. Daha sonra giderek bilinci kaybolur ve hırçınlaşmaya başlar. Bu durumda aşı tedavisi kaçınılmazdır.

Isırılma sonrası alınması gereken bazı önlemler şunlardır: